Onkoloji uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Tatlı, son yıllarda yaşanan tıbbi gelişmelerle birlikte akciğer kanserinde sağ kalım oranlarının arttığını kaydetti. Bu gelişme, hem hastalar hem de tıp dünyası için büyük bir umut kaynağı oldu. Peki, bu artışın ardında yatan nedenler neler? İşte, akciğer kanseri tedavisindeki son gelişmeler ve Prof. Dr. Tatlı'nın açıklamaları.

Akciğer Kanserinde Erken Tanı ve Tedavinin Önemi

Prof. Dr. Ali Murat Tatlı, akciğer kanserinin hem dünyada hem de Türkiye'de kanser kaynaklı ölümler arasında ilk sıralarda yer aldığını belirtti. Ancak, son yıllarda kaydedilen ilerlemeler sayesinde tedavi seçenekleri ve sağ kalım oranları önemli ölçüde arttı. Erken tanı, bu süreçte hayati bir rol oynuyor.

Erken tanı için risk grubundaki bireylerin taranması büyük önem taşıyor. Prof. Dr. Tatlı, belirti gösteren hastalarda en sık görülen bulguları şöyle sıraladı:

• Açıklanamayan hızlı kilo kaybı
• İştahsızlık
• Geçmeyen kuru öksürük
• Kanlı balgam
• Nefes darlığı
• Göğüs ağrısı

Yoğun sigara geçmişi olan kişiler için 40-45 yaşlarından itibaren düşük dozlu radyolojik taramaların erken tanı için koruyucu olduğunu vurgulayan Tatlı, bu sayede hastalığın erken evrelerde tespit edilerek tedaviye başlanmasının mümkün olduğunu ifade etti.

Akıllı İlaçlar ve İmmünoterapinin Rolü

Akciğer kanseri tedavisinde son 20 yılda büyük bir dönüşüm yaşandığını belirten Prof. Dr. Tatlı, moleküler testler ve yeni nesil hedefe yönelik ilaçların sağ kalımı dramatik şekilde artırdığını söyledi. Özellikle EGFR mutasyonunun keşfi, tedavide bir milat oldu. Üçüncü nesil hedefe yönelik ilaçlarla EGFR mutasyonu taşıyan hastalarda ortalama yaşam süreleri 3 yılın üzerine çıktı.

İmmünoterapinin de aynı dönemde tedaviye yeni bir yön verdiğini ifade eden Tatlı, "Dördüncü evre hastalıkta beş yıllık sağ kalım oranları yüzde 5’ten yüzde 30-40’lara yükseldi. Bu, akciğer kanserinde çığır açtı" diye konuştu.

Sigara ile Mücadele ve Takibin Önemi

Prof. Dr. Tatlı, akciğer kanserinin önlenmesi için en etkili yöntemin sigarayı bırakmak olduğunu söyledi. Ancak, sigarayı bırakmanın ardından riskin hemen ortadan kalkmadığını hatırlatarak, hem sigarayı bırakmanın hem de düzenli takip olmanın şart olduğunu vurguladı.

Sigara ve tütün ürünlerini tamamen hayatımızdan çıkarabilsek, tüm kanserlere bağlı ölümlerin üçte birini önleyebiliriz. Elektronik sigaranın da masum olmadığını belirten Tatlı, bu ürünlerin de akciğer sağlığı için ciddi riskler taşıdığını ifade etti.

Akciğer kanseri tedavisindeki bu gelişmeler, hastalara umut veriyor. Erken tanı, doğru tedavi yöntemleri ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları ile akciğer kanseriyle mücadele etmek mümkün. Unutmayın, düzenli takip ve kontroller hayat kurtarır.