Antalya'da yaşanan bir trafik kazası, acı bir kaybın ardından büyük bir hukuk mücadelesini tetikledi. Motosiklet sürücüsü Sabri Sezan'ın hayatını kaybettiği kazada, ailenin sürücünün serbest bırakılmasına gösterdiği tepki, olayın seyrini değiştirecek gibi duruyor. Aile, güvenlik kamerası kayıtlarına dayanarak, kamyonet sürücüsünün hatalı olduğunu ve adaletin yerini bulması gerektiğini savunuyor.

Kaza Nasıl Yaşandı?

Kaza, 15 Nisan'da Kepez ilçesi Altınova Sinan Mahallesi'nde meydana geldi. 22 yaşındaki Sabri Sezan'ın kullandığı motosiklet, aynı yönde seyreden ve sağa dönüş yapmak isteyen O.A. yönetimindeki kamyonetle çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle savrulan Sezan, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Olayın ardından kamyonet sürücüsü serbest bırakılırken, hazırlanan kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporunda motosiklet sürücüsü asli kusurlu bulundu. Ancak, ailenin elde ettiği güvenlik kamerası görüntüleri, bu durumu tamamen değiştirecek nitelikte.

Ailenin İddiaları ve Güvenlik Kamerası Görüntüleri

Sabri Sezan'ın ailesi, kazanın ardından ulaştıkları güvenlik kamerası görüntülerinde kamyonet sürücüsünün sinyal vermeden dönüş yaptığını iddia ediyor. Görüntülerde, Sezan'ın kamyonetin açık kalan kapağına çarparak savrulduğu ve bu nedenle hayatını kaybettiği öne sürülüyor. Ailenin başvurusu üzerine hazırlanan iki farklı bilirkişi raporunda ise kamyonet sürücüsü O.A.'nın yüzde 75 oranında asli kusurlu olduğu belirtildi. Bu raporlar, ailenin avukatı aracılığıyla savcılığa sunuldu.

Avukatın Açıklamaları ve Adalet Çağrısı

Sabri Sezan'ın kuzeni ve aynı zamanda avukatı olan Olcay Sezan, konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu: "Kaza tespit tutanağını incelediğimizde, olayın yalnızca sıradan bir arkadan çarpma vakası gibi ifade edildiğini görüyoruz. Ancak, bize iletilen belgeler ve izlediğimiz görüntüler, durumun göründüğü gibi olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Görüntülerde, öndeki aracın kapısının açık olduğunu, karşı şeride geçerek sinyal vermeden sağa döndüğünü fark ettik. Hatta video kaydının 7'nci saniyesinde çarpışma gerçekleşiyor ancak sürücü sinyali 11'inci saniyede veriyor."

Avukat Sezan, kazanın ölümle sonuçlanmış bir vaka olduğunu ve karşı tarafın serbest bırakılmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, "Kendi temin ettiğimiz 2 ayrı uzman görüşünde karşı tarafın yüzde 75 kusurlu olduğunu görüyoruz. Aile yakını ve bir hukukçu olarak talebimiz, olay yerinde yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasıdır. Savcı bey bu talebe katılmıyorsa, en azından dosyanın Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesini istiyoruz. Çünkü dosya Adli Tıp'a gönderildiğinde, tutanakta yazdığı gibi basit bir kaza olmadığı ortaya çıkacaktır" dedi.

Ailenin Feryadı: "Adalet İstiyoruz!"

Hatay'dan deprem sonrası Antalya'ya taşındıklarını belirten baba Yusuf Sezan (48),yaşadıkları acıyı şu sözlerle dile getirdi: "Buraya çocuklarımızın eğitimi yarım kalmasın diye geldik. Sabri çok iyi bir çocuktu. Deli dolu ama yüreği tertemiz bir insandı. 4 çocuğum var, Sabri en küçükleri. Bu kaza bizi derinden sarstı. Artık yaşantımız kalmadı. Zaten hayatımızı çocuklarımız için sürdürüyorduk. Sabri, 'Babam tek başına 4 kişiyi okutamaz' diyerek okulu bıraktı, bana destek olmaya çalıştı."

Kazanın incelenmesini isteyen baba Sezan, "Biz bu aşamada adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Diyelim ki kusurluydu ama bu kusur nasıl ve nereden kaynaklandı, buna bakılmayacak mı? Karakoldan elini kolunu sallayarak çıktı. Biz adaletli insanlarız. Tek isteğimiz, adaletin yerini bulması. Neyse hakkımız, onun verilmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.

Oğlunun ölümüyle sarsılan anne Özlem Sezan (43) ise, "Artık yaşadığımı hissetmiyorum. Bu süreçten sonra çocuklarım için ne yapabilirim, bilmiyorum. Çok güçsüzüm artık. Sabri, 22 yaşında bir gençti. Kimseye zararı yoktu. Sadece adaletin yerini bulmasını istiyorum. Benim çocuğum bu kadar ucuz olmamalı. Bir başsağlığı bile dilemeyen biri, insanlığını sorgulamalı. Benim çocuğum bu kadar değersiz olamaz. Belki şimdi, 15 gündür askerde olacaktı ama olmadı. Bize bayram gelmedi bile" diyerek feryat etti.

Adalet Arayışı Devam Ediyor

Sabri Sezan'ın ailesinin adalet arayışı, kamuoyunun da dikkatini çekmiş durumda. Ailenin avukatı aracılığıyla savcılığa sunulan yeni bilirkişi raporları ve güvenlik kamerası görüntüleri, olayın yeniden incelenmesine ve kamyonet sürücüsünün kusurunun değerlendirilmesine yol açabilir. Bu трагедия, trafik güvenliği ve adalet sistemi üzerine önemli soruları gündeme getirirken, ailenin kararlılığı ve adalet çağrıları, umutlarını canlı tutuyor.