
Kadınlarda Omurga Sorunları: Yaşa Bakmadan Dikkat!
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ayşe Yener Güçlü, kadınlarda her yaşta görülebilen omurga sorunlarına dikkat çekerek önemli uyarılarda bulundu. Özellikle kız çocuklarında ergenlik döneminde başlayan hızlı büyüme, çalışma hayatının getirdiği hareketsizlik ve hamilelik gibi faktörlerin omurga sağlığını olumsuz etkileyebileceğini belirtti. Omurga sağlığını korumak için alınması gereken önlemler ve dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında detaylı bilgiler verdi.
Ergenlik Döneminde Omurga Sağlığına Dikkat
Kız çocuklarında 9-10 yaşlarından sonra hormonların etkisiyle kemiklerin uzamaya başladığını belirten Dr. Güçlü, bu hızlı büyüme döneminde eklem ve kemik ağrılarının görülebileceğini ifade etti. Özellikle geceleri ortaya çıkan sırt ve uzun kemik ağrıları için ilaç kullanılması gerekebilir. Bu dönemdeki hızlı boy uzaması, duruş ve oturuş bozukluklarına ve bazen kalıcı şekil bozukluklarına neden olabilir. Bu durumun önlenmesinde düzenli sporun koruyucu rol oynadığını ve omurga sistemini düzenlediğini vurguladı. Ayrıca, göğüslerin büyümesiyle birlikte öne eğik oturma eğilimi görülebilir. Bu durumda psikiyatrik yardım alınması faydalı olabilir. Uzun süreli ve inatçı omurga ağrılarının varlığında, omurga sisteminin radyolojik olarak görüntülenmesi önemlidir. Çekilen direk röntgenler kemik yapısı, kalitesi ve olası anormallikler hakkında bilgi verir. Yirmili yaşlara kadar kemik uzaması devam etse de, kızlarda daha erken sonlanır.
Çalışma Hayatı ve Hamilelikte Omurga Sağlığı
Teknolojinin gelişimiyle birlikte daha az hareket eden toplumlar haline gelmenin birçok sorunu beraberinde getirdiğini vurgulayan Dr. Güçlü, 20'li yaşlarla birlikte çalışma hayatına atılan kadınların uzun saatler masa başında vakit geçirmesi nedeniyle boyun ve sırt ağrılarının ortaya çıkabileceğini belirtti. Bunun çözümü için sık kısa molalar vermek, masa başı egzersizleri yapmak ve haftada en az 3-4 gün ortalama 1 saat civarında yürüyüş yapmak veya yüzme benzeri sporlar yapmak önemlidir. Bu aktivitelerin uzun süreli ve istikrarlı olarak devam ettirilmesi gerekmektedir. Kadınların bir kısmının ilk hamileliklerini 20'li yaşlarda yaşayabildiğini anlatan Dr. Güçlü, özellikle ağırlık artışının en fazla olduğu son 3 ayda annelerde bel ve sırt ağrılarının ön plana çıktığını ifade etti. Bu dönemde annenin tüm vücut sınırlarının sonuna kadar zorlandığı, metabolizmasının, hormonal ve ruhsal dengesinin tamamen değiştiği, ruhsal ve fiziksel her türlü desteğe ihtiyacı olduğu bir dönemdir. Bu dönemde annenin iç huzuru, çok ağır olmayan ancak tamamen hareketsiz kalmadan yapacağı düzenli fiziksel aktiviteler, doğum sırasında anneyi ve sonrasında çocuğunun sağlığını olumlu etkileyecektir.
- Günlük 1 saat sakin bir çevrede yürüyüşler
- Mümkün olursa yüzme
- Spor salonunda uygun egzersiz programları
Özellikle çalışma hayatı yoğun olan annelerde emzirme ve bebeğe bakım vermenin de etkisi ile genel yorgunluk, uykusuzluk ve omurga ağrıları yoğun yaşanabilir.
İleri Yaşlarda Omurga Sağlığına Yatırım Yapmak
30'lu yaşlarla birlikte nispeten durağan hayat, gebelikler ve beslenme alışkanlıkları ile beraber kilo artışının gelişebildiğine işaret eden Dr. Ayşe Yener Güçlü, bu artışla birlikte eklemler, omurga ve kaslarda zorlanmalar, çabuk yorulmalar ve kimi zaman belli kas gruplarını içeren kronik ağrıların ortaya çıkabileceğini belirtti. Kilo artışı ve hareketsiz yaşantı ya da aşırı zorlanmış, yorgun bir vücut, stres; bel ve boyun fıtıklarının ortaya çıkışını tetikler veya sebep olur. Altı aydan uzun süren, aralıklı gelen, bacaklara veya kollara vuran ağrılar, omurgada fıtığın habercisi olabilir. 40'lı yaşlarla birlikte vücuttaki hormonal değişimler, geçirilen hastalıklar, kilo, genetik faktörler gibi pek çok durumun etkisiyle omurgada ve başka eklemlerde dejeneratif süreçlerin ön plana çıkmaya başladığını kaydeden Dr. Güçlü, hormonal değişimin başlangıcından itibaren normal şartlarda yıllık kemik yoğunluğu ölçüme ve gereğinde ilaç tedavisi uygulanmasının ileri yaşlar için koruyucu rol oynayacağını vurguladı. 50 yaş ve sonrası, bu zamana kadar vücudumuza ne kadar iyi ve bilinçli davrandığımızın karşılığını alacağımız yaşlardır.
Sonuç olarak, kadınlarda omurga sağlığı her yaşta dikkat edilmesi gereken bir konudur. Ergenlik döneminde hızlı büyüme, çalışma hayatında hareketsizlik, hamilelik ve ilerleyen yaşlarda hormonal değişiklikler gibi faktörler omurga sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ancak düzenli egzersiz, doğru duruş alışkanlıkları, sağlıklı beslenme ve düzenli doktor kontrolleri ile omurga sağlığını korumak ve yaşam kalitesini artırmak mümkündür. Unutmayın, sağlıklı bir omurga, sağlıklı bir yaşamın temelidir.