Antalya'da yaşanan ve büyük yankı uyandıran bir olayda, okul servis şoförü A.K., taşıdığı 15 yaşındaki F.Ç.'ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklandı. A.K. hakkında 'Çocuğun zincirleme şekilde nitelikli cinsel istismarı' suçlamasıyla dava açıldı. Bu olay, toplumda büyük bir infial yaratırken, aileler çocuklarının güvenliği konusunda endişelerini dile getirdi.

Olayın Detayları ve Soruşturma Süreci

Gazipaşa ilçesinde meydana gelen olayda, F.Ç. adlı kız çocuğu 8. sınıfa giderken, okul servis şoförü A.K.'nin cinsel istismarına uğradığı iddia edildi. F.Ç., yaşadıklarını arkadaşlarına anlatınca durum okul yönetimine bildirildi. Aile ve okul yönetimi, Gazipaşa Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulundu. Başlatılan soruşturma kapsamında A.K. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bu süreçte, çocuğun psikolojik durumu göz önünde bulundurularak gerekli destek sağlanmaya çalışıldı.

A.K.'nin yargılanmasına Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Olayın yaşandığı dönemde F.Ç.'nin 13 yaşında olduğunu belirten ailenin avukatı Musa Baş, “Sanık, çocuğu yaklaşık 2 yıl boyunca okula götürüp getirmiştir. Onun küçük yaşta olduğunu, henüz akli ve duygusal gelişimini tamamlamadığını bilmektedir. Üstelik bu kişi, vatandaşların çocuklarını emanet ettiği bir konumdadır" şeklinde konuştu. Avukat Baş, olayın vahametine dikkat çekerek, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti.

Mağdur Çocuğun Durumu ve Aile Baskısı

Avukat Musa Baş, olayın ortaya çıkış sürecini ve mağdur çocuğun yaşadığı zorlukları şu sözlerle ifade etti: “Olayın çocuğun arkadaşları ve okul yönetimi tarafından ortaya çıkarıldığını belirten Avukat Baş, “İhbar sonrası Gazipaşa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmış, sanık tutuklanmış ve hakkında Alanya'daki 1. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştır. Bu süreçte en çok yıpranan elbette mağdur çocuktur. Şu anda arkadaşları tarafından dışlanmakta, okula devam edememektedir. Büyük ihtimalle önümüzdeki yıl okulunu değiştirmek zorunda kalacağız"

Avukat Baş, ayrıca çocuğun intihar edebileceği endişesini taşıdıklarını ve sürekli olarak uzlaşma yönünde baskı gördüklerini belirterek, “Ben, çocuğun vekili olarak sürekli farklı çevrelerden uzlaşma yönünde baskıya maruz kalıyorum. Şikayetten vazgeçmem için yoğun şekilde zorlanıyorum. Bu nedenle Antalya Barosu Başkanlığı'na başvurarak davaya müdahil olma talebinde bulundum. Aile şu an son derece kötü bir durumda. Çocuk zaman zaman intihar edeceğini söylemektedir. Hem okul çevresinden hem de farklı kişilerden aileye baskılar yapılmakta, çocuk bu durumdan dolayı büyük sıkıntı yaşamaktadır" dedi.

• Çocuğun psikolojik destek alması sağlanıyor.
• Aile, yaşadıkları travma nedeniyle büyük bir üzüntü içinde.
• Avukat, davanın takipçisi olacaklarını ve adaletin sağlanması için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti.

Toplumun Tepkisi ve Bundan Sonraki Süreç

Bu üzücü olay, toplumda büyük bir infial yarattı. Sosyal medyada ve çeşitli platformlarda insanlar, bu tür suçların cezasız kalmaması gerektiğini vurguladı. Aileler, çocuklarının okul servislerinde ve diğer ortamlarda güvende olup olmadıkları konusunda endişelerini dile getirdi. Yetkililer, bu tür olayların önüne geçmek için daha sıkı denetimler yapılması ve farkındalık kampanyaları düzenlenmesi gerektiğini belirtti.

Dava süreci devam ederken, A.K.'nin suçlu bulunması halinde alacağı ceza merakla bekleniyor. Ailenin avukatı, sanığın en ağır şekilde cezalandırılması için ellerinden geleni yapacaklarını ve adaletin sağlanması için mücadele edeceklerini ifade etti. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için toplumun her kesiminin duyarlı olması ve gerekli önlemlerin alınması büyük önem taşıyor.