Türk Hava Yolları (THY), 2025 yılının ilk çeyreğinde piyasa beklentilerinin üzerinde bir performans sergileyerek 1,8 milyar TL net zarar açıkladı. Bu beklenmedik sonuç, yatırımcılar ve sektör uzmanları tarafından yakından takip ediliyor. Peki, bu zararın arkasında yatan sebepler neler ve THY'nin geleceği için neler öngörülüyor?

THY Zararının Nedenleri

THY'nin açıkladığı zararın temelinde birkaç önemli faktör bulunuyor:

• Kur Dalgalanmaları: Türk Lirası'ndaki dalgalanmalar, özellikle döviz cinsinden borçları olan şirketleri olumsuz etkiliyor.
• Yüksek Finansman Maliyetleri: Artan faiz oranları, THY'nin finansman giderlerini önemli ölçüde artırdı.
• Operasyonel Giderler: Akaryakıt fiyatlarındaki artış ve diğer operasyonel maliyetler, karlılığı baskılıyor.

Bu olumsuz etkilere rağmen, THY'nin iç hat yolcu trafiğindeki ve bazı uluslararası rotalardaki toparlanma, gelirlerde yıllık bazda bir artış sağlamış durumda. Ancak, bu artış zararı telafi etmeye yetmedi.

Gelecek Beklentileri ve THY Hisseleri

Şirket yönetimi, 2025'in ikinci çeyreğinden itibaren yolcu talebinin artmasını ve kargo operasyonlarındaki büyümeyi olumlu bir işaret olarak görüyor. Özellikle yaz sezonuyla birlikte turizm hareketliliğinin finansal sonuçlara olumlu yansıması bekleniyor.

Ancak, analistler THY hisselerinin (THYAO), açıklanan zararın beklentileri aşması nedeniyle kısa vadede baskı altında kalabileceğini belirtiyor. Buna rağmen, yılın geri kalanında maliyet kontrol önlemleri ve talep artışıyla birlikte şirketin toparlanma sürecine girebileceği öngörülüyor.

Bir analist, "THY'nin zararı azaltması olumlu, ancak küresel ekonomik belirsizlikler ve yakıt fiyatlarındaki oynaklık, önümüzdeki dönemde risk olmaya devam edecek" şeklinde bir değerlendirme yaptı.

Zararın Sektöre Etkisi

THY'nin açıkladığı bu zarar, sadece şirketi değil, aynı zamanda havacılık sektörünü de yakından ilgilendiriyor. Özellikle pandemi sonrası toparlanma sürecinde olan sektör, bu tür finansal sonuçlarla karşı karşıya kalmaya devam edebilir.

Uzmanlar, havacılık şirketlerinin maliyet kontrolü, verimlilik artışı ve gelir çeşitlendirmesi gibi stratejilere odaklanmasının önemine vurgu yapıyor. Ayrıca, devlet destekleri ve teşviklerin de sektörün toparlanma sürecinde kritik bir rol oynayabileceği belirtiliyor.

THY'nin 2025 ilk çeyrek sonuçları, şirketin karşı karşıya olduğu zorlukları ve gelecekteki potansiyel riskleri gözler önüne seriyor. Ancak, şirket yönetiminin aldığı önlemler ve sektördeki genel toparlanma eğilimi, THY'nin uzun vadede başarılı bir performans sergileyebileceğine işaret ediyor. Yatırımcılar ve sektör paydaşları, THY'nin gelecek dönemdeki finansal sonuçlarını ve stratejik hamlelerini yakından takip etmeye devam edecek.