30 Nisan 2025 Çarşamba

Kaboğlu'ndan Şok Sözler: Savaş Hukuku Bile İhlal Edildi!

İstanbul Barosu'na bağlı hak temelli merkezler, 19-29 Mart 2025 tarihleri arasında İstanbul'da yaşanan hak ihlallerine dair çarpıcı bir rapor yayınladı. Avukat, çocuk, kadın ve insan hakları merkezlerinin ortak çalışmasıyla hazırlanan raporda, "Savaş halinde bile geçerli olan haklar ihlal edildi" iddiası gündeme bomba gibi düştü. İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, Anayasa'nın güvence altına aldığı hak ve özgürlüklerin, savaş hukukunda dahi dokunulmaması gereken temel hakların ihlal edildiğini vurguladı.

Hukukun Olmadığı, Fiili Durumun Geçerli Olduğu Bir Ortam

Baro Başkanı Kaboğlu, yargı eleştirilerinde sıkça dile getirilen 'düşman hukuku' ve 'yandaş hukuk' kavramlarına farklı bir boyut getirdi. Kaboğlu, "Son bir ayda, savaş hâlinde bile geçerli olan insan haklarının sert çekirdeğinin ihlal edildiğine tanık oluyoruz. 'Düşman hukuku' aynı zamanda bir 'savaş hukuku' demektir. Ancak birçok eylemde hukukun olmadığı, daha çok fiilî durumun geçerli olduğunu ve keyfî uygulamaların yaygın olduğunu görüyoruz. 'Yandaş hukuk' neden doğru değil? Çünkü burada da hukuk uygulanmamakta, yandaşlar adeta kayırılmaktadır," diyerek durumun vahametini gözler önüne serdi.

Kolluk, Adliye ve Hapishane Üçgeninde İhlaller Zinciri

Kaboğlu, emniyetten adliyeye, adliyeden cezaevine uzanan süreçte yaşanan hak ihlallerini şu şekilde sıraladı:

  • Öğrencilerden siyasetçilere, tutuklu bulunan binlerce kişinin tutukluluk koşulları bulunmamaktadır.
  • Yakalanan ve tutuklanan kişilerin bilgilenme hakkından avukatlar bile yararlanamıyor.
  • Kişinin hakim karşısına çıkarılma süresi, son dakikaya dek kullanılıyor ya da uzatılıyor.
  • Böylece, bir yandan keyfi yakalamalara “delil” üretilirken; ifade verecek kişinin sağlıklı ifade vermesi de engelleniyor.
  • Özgürlükten alıkoyma yaptırımı, ölçülülük ilkesini ve öze dokunma yasağını ihlal etmektedir.
  • Çoğunlukla siyasal nedenle tutuklanan kişinin serbest bırakılması için kullanılan itiraz hakkı, büyük oranda ret ile sonuçlanmaktadır.

Merkez Başkanlarından Hak İhlali Raporları

İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi Başkanı Mustafa Rüzgar, avukatların sahada karşılaştıkları ihlallerin, sadece temel hak ve özgürlükler bakımından değil, avukatların mesleki faaliyetleri sırasında güvenlikleri açısından da ciddi sorunlar yarattığını belirtti. Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Kardelen Ateşci, çocukların karşılaştığı hak ihlallerini görünür kılmayı ve sorumluların hesap vermesini sağlamayı amaçladıklarını vurguladı. Kadın Hakları Merkezi Başkanı Özlem Özkan ise, kadınların yaşadığı cinsiyet temelli şiddet ve kötü muameleye dikkat çekerek, feminist bir perspektifle raporu hazırladıklarını ifade etti. İnsan Hakları Merkezi Başkanı Tora Pekin, toplumsal olaylara müdahalede orantısız güç kullanımının ve polis şiddetinin Gezi olaylarından bu yana artarak devam ettiğini söyledi.

İstanbul Barosu'nun hazırladığı bu kapsamlı rapor, Türkiye'deki insan hakları ihlallerinin boyutunu gözler önüne seriyor. Raporun sonuçları, yargı bağımsızlığı, ifade özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı gibi temel konularda ciddi endişeler yaratırken, yetkililerin bu ihlalleri gidermek için acil adımlar atması gerektiği bir kez daha vurgulanıyor. Unutulmamalıdır ki, hukukun üstünlüğü ilkesi, demokrasinin ve toplumsal barışın temelidir.

İlgili Haberler