Hollanda siyaseti, Geert Wilders'in mülteci karşıtı politikaları nedeniyle çalkalanıyor. Wilders'in liderliğindeki PVV'nin (Özgürlük Partisi) koalisyon hükümetini devirmesi, Avrupa'da yükselen popülist dalganın yıkıcı etkilerini bir kez daha gözler önüne serdi. Sadece 11 ay ayakta kalabilen sağ koalisyon hükümetinin çöküşü, Hollanda ve Avrupa için önemli sonuçlar doğurabilir.

Wilders'in Mülteci Planı: Bardağı Taşıran Son Damla

Geert Wilders'in koalisyon ortaklarına dayattığı mülteci karşıtı "10 maddelik plan," hükümetin sonunu getirdi. Bu plan, mülteci düşmanlığının ne denli aşırı boyutlara ulaşabileceğinin kanıtıydı. İşte o maddelerden bazıları:

• Orduyu sınır güvenliği ve devriyesi için görevlendirmek
• Mülteci barınma tesislerini kapatmak
• "Suriye artık güvenli" gerekçesiyle tüm Suriyeli mültecileri zorla geri göndermek

Wilders'in bu planı, sığınma başvurularını dondurmak, aileleri ayırmak ve binlerce insanı belirsizliğe sürüklemek üzerine kuruluydu. Uzmanlar, planın büyük kısmının Avrupa insan hakları sözleşmelerine ve uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirtiyorlardı. Bu durum, koalisyon ortakları arasında derin görüş ayrılıklarına yol açtı.

Siyasi Aktörlerin Tepkileri ve İronik Durumlar

Hükümetin çöküşüne koalisyon ortakları ve muhalefet partileri farklı şekillerde tepki gösterdi. İşte bazı önemli açıklamalar:

• Dilan Yeşilgöz (VVD): "Sağ bir çoğunluğumuz vardı ve o bunu egosu için feda ediyor. Sadece istediğini yapıyor. Wilders sorumluluk almak istemedi ve seçmenlerini terk etti."
• Caroline van der Plas (BBB): Wilders'in eylemini "sorumsuz" olarak nitelendirdi.
• Henri Bontenbal (CDA): Koalisyonu "pervasız ve sorumsuz" olarak nitelendirdi.
• Jimmy Dijk (Sosyalist Parti): Ülkenin "siyasi rehine durumundan kurtulduğunu" belirtti.

İronik bir şekilde, PVV'nin hükümette Sığınma ve Göç Bakanlığı'nı kontrol etmesine rağmen, Wilders sürekli "yeterince sert politika uygulanmıyor" şikayetinde bulunuyordu. Bakan Marjolein Faber'in sığınma başvuruları ve aile birleşimini engelleyen yasa önerileri, yargı ve muhalefet tarafından eleştiriliyordu.

Hollanda ve Avrupa İçin Sonuçlar

Hükümetin çöküşü, Hollanda için kritik bir zamanda geldi. Haziran sonunda Lahey'de NATO zirvesi düzenlenecek ve ülke büyük olasılıkla geçici bir hükümetle ev sahipliği yapacak. Yeni seçimlerin sonbaharda yapılması bekleniyor. Bu durum, Hollanda'nın uluslararası arenadaki rolünü ve itibarını etkileyebilir.

Avrupa genelinde ise sert sağın yükselişe geçtiği bir dönemde, Hollanda'daki bu gelişme endişe yaratıyor. Mülteci düşmanlığını siyasal araç olarak kullanan popülist liderlerin, ülke yönetiminde ne denli yıkıcı olabilecekleri bir kez daha kanıtlandı. Wilders'in bu krizi yaratması, sadece Hollanda'nın değil tüm Avrupa'nın geleceği için tehlike çanlarının çaldığını gösteriyor. Avrupa'nın Rusya ve ABD Başkanı Donald Trump'la nasıl başa çıkacağı konusundaki birliği aşınma riski taşıyor.