Gazeteci Merve Şebnem Oruç'un sosyal medyada paylaştığı bir olay, devlet hastanelerindeki bazı uygulamaları ve personelin yaklaşımını tartışmaya açtı. Oruç, kayınvalidesiyle birlikte gittiği bir devlet hastanesinde, sağlık personelinin kendi aralarında "Oooo ellemeli hasta geldi" şeklinde konuştuğuna şahit olduğunu iddia etti. Bu iddia, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı ve birçok kişi benzer deneyimlerini paylaştı.
Skandal İddia: "Ellemeli Hasta" Tabiri
Merve Şebnem Oruç, yaşadığı mide bulandırıcı olayı şu sözlerle anlattı:
Daha önce buraya yazmıştım, annem (kayınvalidem) inme nedeniyle geçen hafta pazartesi günü gecikmeli olarak İstanbul’a Bakırköy Mazhar Osman İnme Merkezi’ne sevk edilmişti. Orada yaşadığımız kabus, trombektomi işlemi için annemin elbiselerini keserlerken, onu acilden ilgili birime taşıyacak 112 personelinin sarf ettiği “OOO ELLEMELİ HASTA MI VAR” cümlesiyle başladı.
Oruç, eşinin içeride olduğunu fark etmeyen bir sağlık personelinin, bu sözleri sarf ettikten sonra sıvıştığını belirtti. Yaşlı ve bilinçsiz bir hastadan bahsederken bu tür bir tabirin kullanılmasına anlam veremediğini ve herhangi bir açıklama ya da özür de almadıklarını ifade etti.
Oruç, bu olayın ardından yaşadıklarını ve hastanedeki genel durumu şu şekilde özetledi:
- Asistan bir kadın doktorun, bu kelimeyi normal bulmasına şaşırdığını,
- Kendisine "bakın, annenize biz bakıyoruz" şeklinde tehditvari imalarda bulunulduğunu,
- Hemşirelerin üç maymunu oynadığını,
- Hatta hastane personelinin "Beyaz Kod" vermek için provoke etmeye çalıştığını,
Oruç, hastanenin adeta korku filmlerinden fırlamış otoritesiz bir tımarhaneye benzediğini ve annesinin bir haftadır yoğun bakımda yatmasına rağmen doktorunun adını dahi bilmediklerini vurguladı.
Hastanedeki Belirsizlik ve İletişim Sorunları
Merve Şebnem Oruç, hastanedeki iletişim sorunlarına da dikkat çekti. Her gün saatlerce hastanede beklemelerine rağmen, her gün farklı bir doktorla sadece 2-3 dakika konuşabildiklerini belirtti. İlk karşılaştığı doktorun öğle saatinde masasında bir şişe şarapla oturduğunu, diğer doktorların ise genç ve tecrübesiz olduğunu ifade etti. Sürekli olarak yoğun bakım halinin ezbere söylendiğini ve hastası hakkında bilgiyi nöroloji doktorunun vereceği belirtilmesine rağmen, bir haftadır o doktorun kim olduğunu öğrenemediklerini söyledi.
"Balık Baştan Kokar"
Merve Şebnem Oruç, bir haftadır yaşadığı kabusun ardından şu sonuca vardı:
Balık baştan kokar. Bu hastanenin yönetim kadrosu başhekiminden başlayarak sorumsuz ve sorunlu. Hastalandınız ya da hastanız var, buraya işiniz düştü, kaçın; bakın samimiyetle söylüyorum kaçın.
Oruç, herkese ulaşabilen bir gazeteci olarak kendisi ve ailesi bu kadar mağdur olduysa, ulaşamayanların neler yaşadığını düşünmek bile istemediğini belirtti. İstanbul’un göbeğinde böyle bir kötülüğün olmaması gerektiğini vurguladı.
Bu olay, devlet hastanelerindeki hizmet kalitesi, personel yaklaşımı ve hasta hakları gibi konularda ciddi soru işaretleri oluşturdu. Merve Şebnem Oruç'un yaşadığı deneyim, birçok kişinin benzer sorunlarla karşılaştığını ve bu konuda daha fazla farkındalık yaratılması gerektiğini gösteriyor. Yetkililerin bu tür iddiaları ciddiye alarak gerekli incelemeleri yapması ve hasta memnuniyetini artırmaya yönelik adımlar atması büyük önem taşıyor.
