Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde düzenlenmesi planlanan 'Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Sempozyumu', öğrenciler tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve Rektör Cahit Güran’ın katılımıyla gerçekleşmesi beklenen sempozyuma, öğrenciler "Aile yılı değil, mücadele yılı" sloganlarıyla karşılık verdi.
Öğrencilerden Sert Tepki: Neler Yaşandı?
Fakülte önünde toplanan öğrenciler, "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" sloganları atarak sempozyumun yapıldığı salona gitmek istedi. Ancak, özel güvenlik görevlileri (ÖGB) öğrencilerin fakülte içine girmesine izin vermedi. Bu durum, öğrencilerle ÖGB arasında arbedeye neden oldu. Yaşanan gerginlik, sempozyumun başlamasına kısa bir süre kala tırmandı.
Öğrenciler, kampüslerde kadın haklarına ve LGBTİ+ haklarına karşı hiçbir politikaya geçit vermeyeceklerini belirterek, fakülte kapısına mor boya fırlattı. Bu eylem, protestolarının sembolik bir ifadesi olarak dikkat çekti. Fakülteye giriş çıkışlar yaklaşık 2 saat boyunca yasaklandı. Kampüs çıkışında ise polis ekipleri bekleyerek güvenlik önlemi aldı.
Polis ekiplerinin kampüs çevresinde beklemesi, öğrencilerin tepkisini daha da artırdı. Öğrenciler, polislere "Kadınlar ölürken polis neredeydi?" ve "Çocuklar ölürken polis neredeydi?" şeklinde sloganlar atarak yaşanan olaylara dikkat çekti.
Sempozyumun Ardından: Tartışmalar Devam Ediyor
Hacettepe Üniversitesi'nde yaşanan bu olay, Türkiye'deki üniversitelerde ifade özgürlüğü ve öğrenci hakları konularını yeniden gündeme getirdi. Sempozyumun içeriği ve öğrencilerin tepkileri, farklı kesimler tarafından farklı şekillerde yorumlanmaya devam ediyor.
Öğrencilerin protestoları sırasında kullandığı sloganlar ve eylemler, sosyal medyada geniş yankı buldu. Özellikle LGBTİ+ hakları ve kadın hakları savunucuları, öğrencilerin tepkisini destekleyen paylaşımlarda bulundu. Ancak, sempozyumu destekleyen kesimler ise öğrencilerin eylemlerini eleştirdi.
Türkiye'de üniversiteler, farklı görüşlerin özgürce tartışıldığı platformlar olarak kabul edilir. Ancak, Hacettepe Üniversitesi'nde yaşanan bu olay, bu platformların ne kadar özgür olduğu sorusunu bir kez daha gündeme getirdi. Öğrencilerin sempozyuma yönelik tepkisi ve yaşanan arbede, üniversitelerdeki ifade özgürlüğü sınırlarının yeniden tartışılmasına neden oldu.
Yaşanan gerginlik, üniversitelerde farklı görüşlerin bir araya gelerek tartışma ortamı yaratmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Ancak, bu tartışma ortamının şiddet ve baskıdan uzak, saygılı bir şekilde yürütülmesi gerektiği de unutulmamalıdır. Hacettepe Üniversitesi'nde yaşanan olay, bu konuda önemli bir ders niteliği taşıyor.
Hacettepe Üniversitesi'nde yaşanan olay, öğrencilerin tepkisi ve güvenlik güçlerinin müdahalesiyle sonuçlandı. Sempozyumun yapılması ve öğrencilerin protestoları, Türkiye'deki güncel tartışmaları yansıtan bir ayna görevi gördü. Olayın ardından, üniversite yönetimi ve yetkililerin nasıl bir tutum sergileyeceği merakla bekleniyor.
