Sosyal medyada beden algısı tartışmaları yeniden alevlendi. TikTok'un aldığı son karar ise dikkatleri üzerine çekti. Platform, kullanıcıların görünüşünü değiştirerek onları daha şişman ya da daha zayıf gösteren filtreleri yasaklama kararı aldı. Peki, bu kararın arkasında yatan sebepler neler? Beden çeşitliliğine kapılar kapanıyor mu?

TikTok'tan Tartışma Yaratan Filtre Kararı

Geçtiğimiz hafta Mashable sitesinde yayımlanan bir haber, sosyal medya dünyasında büyük yankı uyandırdı. Habere göre TikTok, gelen yoğun tepkiler üzerine kullanıcıların görünüşünü değiştirerek onları daha şişman ya da daha zayıf gösteren filtreleri platformdan kaldıracağını duyurdu. Bu karar, özellikle beden algısı konusunda hassasiyet taşıyan kullanıcılar tarafından memnuniyetle karşılandı.

Söz konusu filtrelerin kullanıldığı videoların genellikle Amerikalı rap’çi Doechii’nin ‘Anxiety’ (Kaygı) şarkısı eşliğinde çekildiği belirtiliyor. Ancak, bu filtrelerin 'body shaming'i (kişiyi bedeni üzerinden aşağılamak, dışlamak) tetiklediği iddiası, tepkilerin odağına yerleşti. Bir TikTok kullanıcısının filtreyle ilgili yorumu, durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor: “Binlerce insanın sizinki gibi bir vücuda sahip olmak için filtre kullandığını ve ortaya çıkan görüntünün aşağılandığını hayal edin.”

Beden Çeşitliliği ve Sosyal Medyanın Rolü

Sosyal medya, günümüzde beden algısı üzerindeki etkisi yadsınamaz bir gerçek. Özellikle gençlerin kendilerini sürekli olarak başkalarıyla kıyaslamasına ve mükemmeliyetçi bir imaj yaratma çabasına yol açabiliyor. Bu durum, özgüven eksikliği, kaygı bozuklukları ve yeme bozuklukları gibi ciddi sorunlara zemin hazırlayabiliyor.

Son yıllarda moda dünyasında ve sosyal medyada beden çeşitliliği kavramı giderek daha fazla önem kazanmaya başlamıştı. Farklı vücut tiplerine sahip modellerin kullanılması, insanların kendi bedenleriyle barışık olmalarını teşvik etmeyi amaçlıyordu. Ancak, TikTok'un filtre kararı, bu olumlu trendin sekteye uğrayabileceği endişesini de beraberinde getirdi.

Beden olumlama hareketi, sosyal medyanın sunduğu fırsatlarla daha geniş kitlelere ulaşarak, insanların kendilerini oldukları gibi kabul etmelerine ve sevmelerine yardımcı olmayı hedefliyor. Bu hareketin temel prensipleri şunlardır:

• Her bedenin güzel olduğunu savunmak
• Farklı vücut tiplerine saygı duymak
• Beden algısı konusunda farkındalık yaratmak
• 'Body shaming'e karşı durmak

Zayıflama İlaçları ve Değişen Siyasi İklim

Beden algısı üzerindeki baskının artmasında, zayıflama ilaçlarının yaygınlaşması ve değişen siyasi iklimin de etkili olduğu düşünülüyor. Zayıflama ilaçları, özellikle sosyal medyada sıkça reklamı yapılan ve kolayca ulaşılabilen ürünler olarak dikkat çekiyor. Bu ilaçların yan etkileri ve uzun vadeli sağlık riskleri göz ardı edilerek, hızlı kilo verme vaadiyle insanları cezbetmesi, tehlikeli bir durum oluşturuyor.

Siyasi iklimdeki değişimler de beden algısı üzerindeki baskıyı artırabiliyor. Özellikle muhafazakarlaşma eğiliminin yükseldiği dönemlerde, kadınların bedenleri üzerindeki kontrol ve baskı daha da artabiliyor. Bu durum, kadınların kendilerini sürekli olarak yargılamalarına ve mükemmeliyetçi bir imaj yaratma çabasına girmelerine neden olabiliyor.

TikTok'un tartışma yaratan filtre kararı, sosyal medyanın beden algısı üzerindeki etkisini bir kez daha gündeme getirdi. Beden çeşitliliğinin ve beden olumlama hareketinin desteklenmesi, insanların kendilerini oldukları gibi kabul etmelerine ve sevmelerine yardımcı olmak için büyük önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki, her beden güzeldir ve herkesin kendi bedeniyle barışık olması en doğal hakkıdır.