Antalya'da yaşayan Ali ve Dilber Özkul çiftinin sıra dışı aşk hikayesi, imkansız denilenin nasıl başarılabileceğinin kanıtı. Yıllarca diyalizle mücadele eden ve birbirlerinden aldıkları güçle hayata tutunan çift, yaşadıkları sağlık sorunlarına rağmen aşklarını asla kaybetmedi. Yüzde bir gibi çok düşük bir ihtimalle gerçekleşen nakillerle hayata tutunan çiftin hikayesi, umut ve azmin sembolü haline geldi.

Diyalizle Başlayan Bir Aşk

Hatay'da yaşayan Ali (47) ve Dilber Özkul (40),böbrek rahatsızlıkları nedeniyle çocuk yaşta diyalize başlamak zorunda kaldı. 1993 yılında Ali, 15 yıl diyaliz tedavisi gördükten sonra kuzeninden yapılan böbrek nakliyle hayata tutundu. Ancak 5 yıl sonra nakledilen böbreği çalışmayınca tekrar diyalize girmek zorunda kaldı. Vücudu antikor üreten Ali'nin PRA değeri yüzde 99'a yükselince, uyumlu böbrek bulma ihtimali yüzde 1'e düştü. Sağlık Bakanlığı'na başvuran Ali, kadavradan böbrek beklemeye başladı ve 2015'te uygun donörün bulunmasıyla yeniden hayata tutundu.

Yıllar önce çocukken tanışan ancak yolları ayrılan Ali ve Dilber'in kaderleri, tekrar bir araya gelmelerini sağladı. Dilber, 19 yıl diyaliz tedavisi gördükten sonra 2007 yılında babasından yapılan böbrek nakliyle sağlığına kavuştu. 15 yıl sağlıklı bir yaşam süren Dilber'in yolu, Ali ile tekrar kesişti. 2022 yılında evlenen çiftin mutluluğu kısa sürdü. Evliliklerinin ilk yılında Dilber'in böbreği iflas etti. PRA değeri yüzde 97 olan ve sadece yüzde 3 uyum ihtimali bulunan Dilber'e, 1 Mayıs'ta Sağlık Bakanlığı kadavra listesinden uygun bir böbrek bulundu.

Umut ve Mutluluk Gözyaşları

Medical Park Antalya Hastane Kompleksi'nde ameliyata alınan Dilber, hayata tutunmanın sevincini, aynı durumu yaşayan eşiyle paylaştı. Birbirlerinin ellerini sıkıca tutan çiftin mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Nakil süreciyle ilgili açıklamalarda bulunan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Aliosmanoğlu, çiftin sağlık durumlarının iyi olduğunu belirtti. Aliosmanoğlu, kadavra bağışının önemine dikkat çekerek, şunları söyledi: "Gencecik bir insanın yeniden hayata dönmesi ve topluma kazandırılması, sadece canlı vericiyle olacak bir durum değil. Çünkü bu şans çok düşüktü ve kadavra bağışı sayesinde bu hasta kurtarıldı. Ülkemizde ciddi sayıda beyin ölümü tanısı konuluyor. Ancak maalesef bunların çok azının organları bağışlanıyor. Yaklaşık 30 bin civarında diyalize giren hasta, bir umutla böbrek nakli bekliyor. Bu yüzden kadavra bağış oranını artırdığımızda, organ bekleyen hastalara daha büyük fayda sağlayacağız."

• Ali: "O duyguları anlatamazsınız, çok sevinçli ve mutluyum. Eşimle aynı mutluluğu paylaşıyoruz."
• Dilber: "Hiç umutsuzluğa kapılmadım ve inanıyordum. Çok şükür, sağlığıma kavuştum. Herkes azmetmeli, pes etmemeli. Her zaman çare var. Herkesin kadavraya yazılmasını istiyorum."

Aşkın ve Umudun Zaferi

Ali ve Dilber Özkul çiftinin hikayesi, zorluklar karşısında yılmamak, umudu kaybetmemek ve birbirine destek olmakla nelerin başarılabileceğini gösteriyor. Yüzde birlik ihtimallerin bile mucizelere dönüşebileceğini kanıtlayan bu aşk, organ bağışının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Onların hikayesi, diyaliz hastaları ve organ nakli bekleyenler için bir umut ışığı olmaya devam ediyor.