
Ankara YHT Garı Fiyaskosu: Garanti Ödemeleri Dudak Uçuklattı!
Ankara Yüksek Hızlı Tren (YHT) Garı'nda yaşanan yolcu garantisi fiyaskosu, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. 2016 yılında Cengiz-Limak-Kolin ortaklığı tarafından inşa edilen ve işletilen gar için verilen 46 milyon yolcu garantisi tutmayınca, şirketlere yapılan ödemeler dudak uçuklattı. 2016-2024 yılları arasında sadece 16 milyon 823 bin yolcu kullanan gar için, şirketlere 69 milyon 352 bin dolar (2.7 milyar TL) ödeme yapıldığı ortaya çıktı.
Yolcu Garantisi Nasıl Hesaplanıyor?
Yap-İşlet-Devret modeliyle inşa edilen Ankara YHT Garı'nda, yolcu garantisi tutmadığı takdirde şirkete her yolcu için 1,5 dolar ödeme yapılıyor. Gar için ilk 2 yıl 2'şer milyon, sonraki 2 yıl 5'er milyon, sonraki 4 yıl 8'er milyon ve 9-14'üncü yıllar için de 10'ar milyon yolcu garantisi verilmişti. Ancak, özellikle 2018 yılından sonra yolcu sayısı beklentilerin çok altında kaldı ve ödenen garanti parası katlanarak arttı.
CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, konuyu Meclis gündemine taşıyarak, garanti ödemelerinin detaylarını sordu. Tahtasız, "Garın açıldığı 2016’dan bugüne kadar yıl bazında ve toplam ne kadar yolcu garantisi verildi, kaç yolcu kullandı, ne kadar ödeme yapıldı?” sorularını yöneltti.
Garın Özellikleri ve Maliyeti
Ankara YHT Garı, sadece bir tren garı olmanın ötesinde, içerisinde 217 mağaza, 134 odalı 5 yıldızlı bir otel ve konferans salonları gibi sosyal ve ticari alanları da barındırıyor. Yapım maliyeti ve işletme giderleri düşünüldüğünde, yolcu garantisi ödemeleriyle birlikte garın devlete olan maliyeti daha da artıyor.
- 217 Mağaza: Yolcuların ve ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere çeşitli mağazalar bulunmaktadır.
- 5 Yıldızlı Otel: 134 odalı otel, seyahat edenlerin konforlu bir şekilde konaklamasını sağlar.
- Konferans Salonları: İş toplantıları ve etkinlikler için modern konferans salonları mevcuttur.
Kamu Zararı ve Sorumluluk
Ankara YHT Garı'nda yaşanan yolcu garantisi fiyaskosu, kamu kaynaklarının etkin kullanılmadığı ve yanlış planlamaların sonucu olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, bu tür projelerde yapılan fizibilite çalışmalarının ve garanti ödemelerinin daha dikkatli hesaplanması gerektiğini vurguluyor. Aksi takdirde, kamu zararı kaçınılmaz hale geliyor ve vatandaşın vergileriyle ödenen bu paralar, farklı alanlarda kullanılabilecekken, garanti ödemelerine gidiyor.
Ankara YHT Garı örneği, Türkiye'deki diğer Yap-İşlet-Devret projelerinde de benzer sorunların yaşanabileceği endişesini artırıyor. Bu nedenle, bu tür projelerin şeffaf bir şekilde denetlenmesi ve kamuoyunun bilgilendirilmesi büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, kamu kaynaklarının verimsiz kullanılması ve kamu zararının artması kaçınılmaz olacaktır.