Van'da geçtiğimiz yıl yaşanan olayların ardından, Kadıköy'de bir araya gelen 54 kişiye açılan dava sonuçlandı. "Kadınlar Birlikte Güçlü" eyleminde gözaltına alınan kadınlar, polis şiddetine maruz kaldıklarını iddia ederken, mahkeme beraat kararını reddetti. Duruşmada yaşananlar ve kadınların açıklamaları dikkat çekti.

Kadınlar Neden Yargılandı?

Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’ın mazbatasının hukuksuzca elinden alınmasına karşı yapılan eylemde, kadınlar polis ablukası altında darp, ters kelepçe, kötü muamele ve cinsel şiddete maruz kaldıklarını dile getirdi. Kadınların aktardığına göre, polis hiçbir uyarı yapmadan saldırmış ve dağılmak üzere olan grubu zorla gözaltına almıştı. Hatta bir kadının omzu çıkan müdahale sırasında yaşanan şiddet, belgelerle mahkemeye sunuldu.

Yargılanan kadınlar, "Polis bize işkence etti fakat onlar yargılanmadı, biz yargılandık. Bir arkadaşımızın kolu çıktı. Eylem bile değildi halay buluşmasına katılan kadınlar yargılandı," şeklinde konuştu. Duruşmada hem kayyıma karşı olduklarını hem de polis işkencesini vurguladıklarını belirttiler.

Savcıdan Zafer İşaretine Suç Duyurusu Talebi

Mahkeme salonunda yaşanan dikkat çekici bir olay ise, SEGBİS aracılığıyla duruşmaya bağlanan bir kişinin zafer işareti yapması üzerine savcının suç duyurusunda bulunmasını talep etmesi oldu. Kadınlar, bu durumu anayasal protesto hakkının açıkça engellenmesi olarak değerlendirdi. Savcının bu talebi, duruşmaya damgasını vurdu.

Kadınlar, hazırlanan iddianameyi "komik ve dayanaksız" olarak nitelendirirken, suçlu olanın kendileri değil, bu anayasal hakkı engelleyen kolluk ve onlara bu yetkiyi veren siyasi yapı olduğunu vurguladı.

Davanın Sonucu Ne Oldu?

Mahkemenin beraat kararı vermeyip davayı sürdürme kararı alması, savunma hakkının ihlali olarak değerlendirildi. Bir sonraki duruşma 23 Haziran'da görülecek. Kadınlar Birlikte Güçlü, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, “Yargılanması gereken bizler değil, işkenceci polisler ve halkın iradesini gasp eden kaymakamlıklar, valilikler, siyasi iktidardır” diyerek dayanışma çağrısını yineledi.

Bu tür baskı ve yargılamaların mücadelelerini engelleyemeyeceğini belirten kadınlar, “Cinsiyetçi, ırkçı, LGBTİ+ düşmanı politikalar son bulana dek sokakta olmaya, mücadele etmeye devam edeceğiz. Kayyumlar gidecek, biz kalacağız!” şeklinde kararlılıklarını dile getirdi.

Van'da yaşanan bu olaylar, Türkiye'deki protesto hakkı ve ifade özgürlüğü konularında önemli tartışmaları beraberinde getirdi. Kadınların yargılanması ve polis şiddeti iddiaları, insan hakları savunucularının ve sivil toplum kuruluşlarının tepkisini çekti. Dava sürecinin nasıl ilerleyeceği ve sonuçları merakla bekleniyor.