
Mescid-i Aksa'ya Baskın! Fanatik Yahudiler Ne Amaçlıyor?
Kudüs'te tansiyon yükseliyor! Yüzlerce fanatik Yahudi, İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi. Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, bu provokatif eylemi şiddetle kınadı. Peki, bu baskının ardındaki amaç ne? Bölgede sular neden durulmuyor?
Mescid-i Aksa'da Neler Yaşandı?
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin açıklamasına göre, sabah saatlerinden itibaren 830 fanatik Yahudi, Mescid-i Aksa'ya baskın gerçekleştirdi. İsrail polisi, aşırı sağcı Yahudileri gruplar halinde Mescid-i Aksa'nın Magaribe Kapısı'ndan içeri aldı. Görgü tanıkları, fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'nın içinde dini ritüeller gerçekleştirdiğini aktardı.
Bu baskın, İsrail'in Gazze'de sürdürdüğü soykırımın 20. ayına denk gelirken, fanatik Yahudilerin, işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya baskınları son dönemde giderek arttı. Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki koalisyonda kritik görevlere gelen aşırı sağcı bakanlar, Mescid-i Aksa'da "Yahudilerin ibadet etmesi ve Mescid-i Aksa'nın yerine bir Yahudi tapınağı inşa edilmesi gerektiğini" açıktan dile getiriyor.
İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Mescid-i Aksa'nın yerine "tapınak inşa edilmesini arzu ettiğini, bütçesini kendisinin karşılayacağını" ileri sürmüştü. Yahudi Gücü'nden aşırı sağcı Milletvekili Zvi Sukkot da Aksa'da İsrail bayrağı açarak dolaştığı görüntüleri paylaşmış, "Mescid-i Aksa bizim elimizde." ifadesini kullanmıştı.
Baskınlar Statükoya Aykırı mı?
Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor. Yahudiler, 2003'ten bu yana İdarenin izni olmadan İsrail'in tek taraflı kararıyla polis eşliğinde kutsal mabede giriyor. Bu girişleri baskın olarak nitelendiren Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini vurguluyor.
İsrailliler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, "Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu" iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor. İsrail yönetimi, Mescid-i Aksa'da "sadece Müslümanların ibadet edebildiği diğer dinlerin mensuplarınınsa sadece ziyarette bulunabildiği" yönündeki tarihi statükonun korunduğunu savunuyor. Ancak fanatik Yahudilerin İsrail polisi korumasında Aksa'ya düzenledikleri baskınlarda dua etmeleri ve dini ritüelleri yerine getirmeleri sıkça kameralara yansıyor. İsrail içindeki Ultra-Ortodoks Yahudi din adamlarının çoğunluğu ise Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya girmesinin dinen yasak olduğunu vurguluyor.
Baskınların Bölgesel Etkileri Neler Olabilir?
Mescid-i Aksa'ya yönelik bu tür provokatif eylemler, bölgedeki gerilimi tırmandırma potansiyeli taşıyor. Filistinliler ve İslam dünyası, bu tür baskınlara sert tepki göstererek İsrail'i kınarken, uluslararası toplumdan da İsrail'e çağrılar yapılıyor. Ancak, İsrail'in aşırı sağcı hükümetinin bu çağrılara ne kadar kulak vereceği belirsizliğini koruyor. Mescid-i Aksa'daki statükonun korunması ve dini özgürlüklerin güvence altına alınması, bölgedeki barış ve istikrar için hayati önem taşıyor.