Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın ölümüyle ilgili davada, anne Yüksel Güran'a verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası için Yargıtay'a temyiz başvurusu yapıldı. Başvuruda, yerel mahkemenin kararının hukuka aykırı olduğu savunularak bozulması talep edildi. Bu gelişme, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve davanın seyrini değiştirebilecek önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Narin Güran Cinayeti: Olayın Geçmişi

Narin Güran'ın ölümü, Diyarbakır'da büyük bir üzüntüye yol açmıştı. Küçük kızın şüpheli ölümü üzerine başlatılan soruşturma, annesi Yüksel Güran'ın tutuklanmasıyla sonuçlanmıştı. Yargılama sürecinde, anne Güran suçlamaları reddetmiş olsa da, mahkeme heyeti deliller ışığında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermişti. Bu karar, hem hukuk çevrelerinde hem de kamuoyunda farklı yorumlara neden olmuştu.

Temyiz Başvurusunun Gerekçeleri

Yargıtay'a yapılan temyiz başvurusunda, yerel mahkemenin kararının hukuki dayanağının olmadığı ve delillerin yeterince değerlendirilmediği ileri sürülüyor. Başvuruda şu noktalara dikkat çekiliyor:

• Delillerin Yetersizliği: Mahkemenin kararını dayandırdığı delillerin somut olmadığı ve çelişkiler içerdiği belirtiliyor.
• Usul Hataları: Yargılama sürecinde usul hataları yapıldığı ve savunma hakkının kısıtlandığı iddia ediliyor.
• Adil Yargılanma Hakkı: Anayasa'nın güvence altına aldığı adil yargılanma hakkının ihlal edildiği savunuluyor.

Bu gerekçelerle, Yargıtay'dan yerel mahkemenin kararının bozulması ve davanın yeniden görülmesi talep ediliyor.

Yargıtay Süreci ve Olası Sonuçlar

Yargıtay'ın temyiz başvurusunu değerlendirme süreci merakla bekleniyor. Yargıtay, yerel mahkemenin kararını onarsa, anne Yüksel Güran'ın cezası kesinleşecek. Ancak, Yargıtay kararı bozarsa, dava yeniden görülecek ve yeni delillerin değerlendirilmesiyle farklı bir sonuç ortaya çıkabilir. Bu süreçte, hem ailenin hem de kamuoyunun adalete olan inancı büyük önem taşıyor. Yargıtay'ın vereceği karar, benzer davalar için de emsal teşkil edebilecek nitelikte.

Narin Güran cinayeti davasında Yargıtay'a yapılan temyiz başvurusu, adaletin tecelli etmesi ve gerçeğin ortaya çıkarılması adına kritik bir adım. Yargıtay'ın vereceği karar, hem sanık Yüksel Güran'ın geleceğini hem de kamuoyunun adalet duygusunu derinden etkileyecek. Bu nedenle, tüm gözler Yargıtay'ın vereceği karara çevrilmiş durumda.