Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü öncesinde İstanbul'da düzenlenen ve 92 kişinin gözaltına alınmasıyla sonuçlanan operasyona sert tepki gösterdi. Dernek, yaptığı yazılı açıklamada, operasyonların keyfi olduğunu ve derhal sonlandırılması gerektiğini vurguladı.

ÇHD'den Gözaltılara Sert Eleştiri

ÇHD İstanbul Şubesi'nin "1 Mayıs’a yönelik keyfi operasyonlar derhal son bulmalıdır" başlığıyla yayınladığı açıklamada, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "yaklaşan 1 Mayıs" gerekçesiyle ev baskınları düzenlediği ve çok sayıda kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Açıklamada, Başsavcılığın gözaltı gerekçesi olarak, bazı devrimci ve demokratik kurumların "yasaklama kararına rağmen" Taksim'i 1 Mayıs alanı olarak ilan etmeleri ve Taksim'e çağrı yapmalarını gösterdiği ifade edildi. ÇHD, siyasi iktidarın yargı tacizini kabul etmediklerini ve kamuoyuna yapılan açıklamalarda belirtilen bir yasaklama kararının dahi henüz olmadığına dikkat çekti.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

• "Bugün İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 'yaklaşan 1 Mayıs' gerekçe gösterilerek ev baskınları gerçekleştirilmiştir. Üç ayrı operasyon ile çok sayıda kişi gözaltına alınmıştır."
• "Siyasi iktidar eli ile gerçekleştirilen keyfi yargı tacizini kabul etmiyoruz."
• "Bu sabahki operasyonlar göstermektedir ki ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü gibi mevcut hukuk düzeninde yazılı bulunan birçok hak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yok hükmünde ilan edilmiştir."

Taksim Meydanı'nın Sembolik Anlamı Vurgulandı

ÇHD açıklamasında, Taksim Meydanı'nın işçiler, emekçiler ve sosyalistler için 1 Mayıs 1977'den bugüne toplum hafızasında ve emek mücadelesinde simgesel bir yer olduğu vurgulandı. Yüksek yargı kararıyla dahi işçi ve emekçilere ait olduğunun tescillendiği bu meydanın bir kez daha keyfi şekilde halka yasaklandığı belirtildi. Dernek, asılsız bahanelerle gerçekleştirilen operasyonların, hukukun toplumsal muhalefet üzerinde bir sopa olarak kullanıldığının açık bir göstergesi olduğunu savundu.

ÇHD'den Çağrı: Gözaltılar Serbest Bırakılsın!

ÇHD İstanbul Şubesi, 50 yıldır olduğu gibi bugün de işçi sınıfı ve emekçilerin, devrimcilerin mücadelesine karşı egemenler tarafından araçsallaştırılmış hukuku kabul etmediklerini yineledi. Açıklamada, "Tüm bunlara karşı, sokaklarda, karakollarda, adliyelerde mücadele edenlerin yanında olduğumuzu ilan ediyoruz. Gözaltılar derhal serbest bırakılsın! Taksim Meydanı 1 Mayıs alanıdır!" ifadelerine yer verildi.

Türkiye'de 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın tarihi oldukça çalkantılı olmuştur. Özellikle 1977'de Taksim Meydanı'nda yaşanan olaylar, bu günün sembolik anlamını daha da derinleştirmiştir. O tarihten bu yana, Taksim Meydanı'nda 1 Mayıs kutlamaları zaman zaman yasaklanmış, zaman zaman ise yoğun güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilmiştir. Bu durum, işçi ve emekçilerin hak arama mücadelesi ile devletin güvenlik politikaları arasındaki gerilimi sürekli olarak gündemde tutmuştur.

ÇHD'nin açıklaması, 1 Mayıs öncesinde yaşanan gözaltıların hukuki dayanağına ilişkin ciddi soru işaretleri yaratmaktadır. İfade özgürlüğü ve örgütlenme özgürlüğü gibi temel hakların, "yaklaşan 1 Mayıs" gibi bir gerekçe ile kısıtlanması, demokratik bir toplumda kabul edilemez bir durumdur. ÇHD'nin çağrısına kulak verilerek, gözaltına alınan kişilerin derhal serbest bırakılması ve 1 Mayıs'ın özgürce kutlanabilmesi için gerekli ortamın sağlanması gerekmektedir.